Venedik’te kesinlikle tadına doyamadan geçirdiğimiz iki günün ardından otelimizden ayrılarak Floransa’ya doğru yola çıktık. Venedik-Floransa arası karayolu ile yaklaşık 250 km. yani 2.5 saat kadar sürüyor. Rehberimizin gideceğimiz yerlerle ilgili anlatımları, kahve molaları, arada hafifçe uykuya dalış derken yolun nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz bile.
Floransa yani Firenze, Kuzey İtalya’daki Toskana bölgesinin başkenti. İtalyan Rönesansının doğum yeri. Leonardo da Vinci ve Michelangelo, ünlü yazar ve şair Dante bu şehirde yaşamış ve ilham almış. Böyle büyük sanatçıları yetiştiren bir şehrin muhteşem eserlerle dolu olacağını tahmin ediyordum ama tahminlerimin çok ötesine çıktı. Burada tarih anlatıp sizi bunaltmayacağım tabii ki ama eğer sanata ve tarihe ilginiz varsa sizi gerçekten “uçuran” , “ben buraya yerleşirim” dedirten bir şehir. Floransa’ya ve hatta İtalya’ya damgasını vuran Medici ailesi (kimdir diye araştırmak size ait) her yeri heykellerle donatıp adeta bir açık hava müzesi oluşturmuş.
Şehir gezimizin başlangıcı olan Duomo Meydanı ve Katedral muhteşem detaylar içeren mimarisiyle aklınızı başınızdan almaya yetiyor. Her heykelin, rölyefin, resmin bir hikayesi var.
Floransa’nın en önemli meydanı Piazza della Signoria (Signoria Meydanı) yine Medici ailesinin yaptırdığı muhteşem heykellerle donatılmış. Michelangelo‘nun ünlü heykeli Davud’un bir kopyası da burada bulunuyor.
Meydanın ortasında Neptün Çeşmesi var. Neptün heykeli etrafında mermer atlar, deniz kızları ve erkek deniz tanrılarıyla muhteşem bir başka eser. Kısaca meydana çıktığınız anda “evet ben Floransa’dayım” hissini yaşıyorsunuz
.
Meydanın hemen bitiminde Uffizi Sarayı bulunuyor. Burada bulanan sanat galerisinde Leeonardo’dan Michelengelo’ya, Caravaggio’dan Botticelli’ye kadar birçok ünlü sanatçının eseri bulunuyor. Ancak daha önceden bilet almadıysanız sanat galerisine girmek için saatlerce kuyrukta beklemeniz gerekir.
Sarayın kıyısında Arno nehri ve köprü manzarası görülmeye değer. Nehrin üzerindeki Ponte Vecchio köprüsünde, çoğunlukla kuyumculardan oluşan hediyelik eşya dükkanları var. Biz bu köprüye gece gittik ve sokak şarkıcılarını şarabımız ve nehir manzarası eşliğinde dinledik. Oldukça keyifliydi.
Sanat ve tarihten beynimiz iyice yumuşayınca biraz alışveriş yapıp kendimize gelelim diye düşündük. Bunun için en uygun yer meydana çok yakın bir yerde kurulan deri pazarıydı. Rengarenk ve çeşit çeşit deri çantalar, eldivenler, montlar, şallar derken cebimiz ne ara boşaldı anlamadık bile 🙂 Alışveriş için ayrı bir post yazmam gerekecek ama burada biraz dip not verebilirim. İtalya’da Türkler çok seviliyor, çünkü çok alışveriş yapıyoruz. Genelde bütün satıcılar Türkçe biliyor (bu konuda bombayı Pisa’da yaşadık, bir sonraki yazıda:) . Zaten yaz aylarında, bayramda falan gittiyseniz İtalyandan çok Türk’le karşılaşacaksınız. Özellikle Floransa’da bolca bulunan Afrikalı, Hintli sokak satıcılarından bir şey alacaksanız pazarlık şart. Bir şey almak istiyorsanız söyledikleri fiyatın genelde dörtte birine alabilirsiniz. Bence bulaşmayın, çünkü bir kere fiyat sorarsanız peşinizi bırakmıyor, alana kadar sizi takip ediyorlar. Lüks markalar elbette var , örneğin Gucci’nin merkezi burada. Ancak Euro’nun önlenemez yükselişi sayesinde alışveriş biraz zorladı doğrusu. Hatta yeme/içme bile oldukça pahalıya geliyor.
Sanat tamam, alışveriş yapıp cüzdanı da hafiflettikten sonra, sıra tiramisularımızı alıp Piazza della Republica meydanında ortamın tadını çıkartmaya ve ruhumuzu dinlendirmeye gelmişti. Nefis sesiyle İtalyanca aryalar söyleyen müzisyenler, sokak ressamları, valizleriyle gelip fotoğraf çekimi yapan moda bloggerları (kesin bilgi , resmi aşağıda 🙂 derken özlediğimiz meydan ruhunu burada fazlasıyla bulduk.
Oldukça yorgun otelimize dönerken gördüğümüz günbatımı manzarası Floransa’nın ününe yakışır güzellikteydi. Bu şehre bayıldım!
Venedik yazısı için buraya
Verona – Garda – Sirmione yazısı için buraya bakabilirsiniz !
işte burayı gördüm Ufizzi galerisini çok rahat gezmiştik biz o zamanlar euro bile yoktu liret vardı ve çok da keyifli alışveriş yapmıştık İtalyada .-)) imkan olsa yine giderim muhteşem bir şehir..
çok haklısın..keşke liretli günlere dönebilsek :)) Euro’nun yükselmesi ciddi sıkıntı..stoklar bitince buraya da yansıyacak maalesef..
Italya bir başka
gerçekten öyle 🙂 teşekkürler
Şu an bu yazını gördüğüm için çok mutlu oldum. Önümüzde ki yaz İtalya’ya gideceğim bir çok yerden bilgi topluyordum. Teşekkür ederim bu yazın için 🙂
ah çok sevindim..daha epey var yazacağım, umarım işinize yarar 🙂 sevgiler
Umarım bizde gideriz bir gün 🙂
herkesin görmesini isterim doğrusu 🙂
Resmen buradan ayrılmayın diyor (:
ayrılmak çok zor oldu gerçekten 🙂
Çok merak ettiğim yerlerden biri.
inşallah en kısa sürede gidersiniz
Harika ya imrendim. Çok güzel yerler. İnşallah ben de giderim.
inşallah canım, senin görmeni çok isterim..İtalya tam senin görmen gereken ülke
Köprünün üstündeki dükkanlar ne kadar da güzel duruyor..
film dekoru gibi :))
gerçekten çok ama çok güzel…. ben de bayıldım :))